Geleceğinde kat’iyen şüphe edilemeyecek bir günde bütün insanları cem’edip bir araya getirecek olan Yüce Allah’ım! Ne olur; sadakat, hâlis niyet, ihlas, güçlü irade, huşû, heybet, haya, murâkabe, nur, yakîn, faydalı ilim, marifet, güçlü hafıza, bizi her türlü masiyetten uzak tutacak ölçüde ismet, İslam’ı yaşamada aşk u şevk ve güç, neş’e, huzur, yüce nezdinde affa mazhar olma, hak ve hakîkati olduğu gibi dile getirip açıklayabilme istidadı ve Kur’an’ı gerektiği şekilde anlayabilme gibi güzel haslet ve lütuflarla da bizim aramızı cem’ eyle!.
Sevdiği kullarına bol bol husûsî iltifatları olan Rabbimiz! Bizleri de, gönüllerini dupduru kıldığın kulların gibi özel muhabbet ve dostluğunla serfiraz eyle.. işiten kulağımız, gören gözümüz, konuşan lisanımız, idrak eden kalbimiz, güzeli çirkinden, iyiyi kötüden ayıran aklımız, tutan elimiz ve kol-kanat geren destekleyenimiz ol! Nezdindeki ledünnî ilimle bizim sinelerimizi de doldur.. bizi de arızasız, kusursuz ameller işlemeye, dünyanın kirine pasına bulaşmadan elde edebileceğimiz ve ahirette bizim için sorgu ve ceza sebebi olmayacak helal rızıklar temin etmeye muvaffak eyle!
Ya Rab! Tevhid yolunun ve şer’-i şerifinin enginliğinde yürürken tabiatımızdaki bir kısım boşluklara, heva ve hevesimize takılıp düşmekten bizi koru ve gireceğimiz yere doğrulukla girmeye, çıkacağımız yerden de yine doğrulukla çıkmaya muvaffak kıl ve Kendi katından, bizi destekleyecek kuvvetli bir delil lutfeyle!
Ey Halîm, Alîm, Semî’, Basîr, Mürîd, Kadîr, Hayy, Kayyûm, Rahman, Rahîm olan ve biz âciz kulların azametini bihakkın idrak etmeye asla güç yetiremeyeceğimiz yüce Mevlâmız! Bütün arşı kaplayan azametin, topyekün yaratıklara hükmettiğin kudretin, umum mevcûdâtı kuşattığın rahmetin, her şeyi bildiğin ilmin, hiçbir şeyin karşı koyamayacağı irade ve meşîetin ve her şeye kendisinden daha yakın olan sem’in ve basarın hürmetine kapında el açıp, boyun büküp tazarru, niyaz ve münacaatta bulunuyoruz.
Ey bana benden daha yakın bulunan Rabbim! Artık hiç bir şey diyecek yüzüm kalmadı; cürümlerim büyüdükçe büyüdü; emellerimin gerçekleşmesi iyice imkansız bir hâl aldı ve şekâvet vadilerinin kenarlarında dolaşıyor gibi bir halim var. Ey Rabbim, Sen, başımda dönüp duran musibetleri, içinde bocalayıp durduğum zavallılığı, şaşkınlığı, basiretsizliği, düşmüşlüğü ve ne kadar tuhaf hallere dûçar kaldığımı görüyor ve biliyorsun. Allah’ım, bütün bunlara rağmen, ben Sana, Sen’in esmâ-i hüsnâna, sıfât-ı ulyâna ve Rasûlün Hazreti Muhammed Mustafa’ya iman ettim ve bu imanımı en büyük sermaye olarak bildim/biliyorum. Hal böyle olunca Sen’den gayrı kim bana merhamet edebilir ve kim bana saadet bahşedebilir!? N’olur Rabbim, merhamet buyur, buyur da bana dosdoğru yolu buldur ve hep o yolda yürümeyi müyesser kıl; günahlara ve dalalete sürükleyen yolları bildir ve onlara düşmekten de beni fersah fersah uzak tut.. hep hak yollara sevket.. nurunla yolumu aydınlat.. aklımı her zaman yerinde kullanıp dosdoğru hükümler vermeme yardımcı ol ve hakîkati aslına uygun şekilde beyan etmeye muvaffak eyle!
Her şeyin biricik ışık kaynağı, hayır kapılarını açan ve gâileleri savan, her şeye gücü yeten Yüce Allahım! Nurunla kalbimi fetheyle ve güzelliklere aç.. nezdindeki ilimden bana da ihsanda bulun.. özel lütuflarınla idrak ufkumu genişlet.. Seninle duyup Seninle görmek bahtiyarlığına eriştir.. kudret tecellilerinle tâkatimi artır.. hayatından hayat üfle ve bütün arzularımı Sen’in meşiet ve dilemene tâbî kıl!. Amin!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder