5 Mayıs 2013 Pazar

Bir Demet Dua-31

Âlemdeki her bir varlığı Kendi ulûhiyet ve rubûbiyetine alem (delil) yapıp kullarının yürüyeceği yollara işaretçiler koyan âlemlerin Rabbi Allah’a hudutsuz şükürler, nihayetsiz senalar; kainatın yüzü suyu hürmetine yaratıldığı ‘levlâke’ sırrının biricik sahibi, hidayet rehberi Efendimiz’e, âline, ashabına salât ü selam ediyor, “Ey Rab! Emekleye emekleye sürünmeyi de gelme kabul edeceksen, Biz de geldik” diyor ve bir kere daha ellerimizi açıyoruz:

Rabbimiz! Gönüllerimizi ve cihanın dört bir bucağındaki bütün kullarının kalblerini iman lütfuna, yakin ufkuna, İslam’a ve ihsana açmanı diliyoruz. Gökte ve yerdeki kulların arasında bizim için vüdd (hüsn-ü kabul) halket.. Senin yüce dinine hizmet için çıktığımız bu yolda işlerimizi kolaylaştır, umduklarımıza nail eyle ve üzerimize düşen vazifeleri yüzümüzün akıyla yerine getirmeyi nasip et.

Ey her zaman gizli ve sürpriz nimetleriyle bizi lütuf sağanakları altında sırılsıklam hale getiren yüce Mevlamız! Bazılarını az-çok sezip korktuğumuz ve bazılarını da hiç fark edemediğimiz için endişe bile duymadığımız tehlikelerden dünyada ve ahirette bizi emin eyle.. şu kısacık fani hayatta altından kalkamayacağımız belalara maruz kalmaktan, kabrin ağır imtihanından, Cehennemin kasıp kavuran ateşinden, yüce Zat’ın hakkı için, Rahman ve Rahim isimlerinin hürmetine bizi sıyanet buyur, ey günah ve kusurlarla âlûde kullarını çokça bağışlayan Gaffar ve ey günahkarların hata ve isyanlarını setreden Settar!

Salât ü selamla kaldırdığımız ellerimizi, bir kere daha Efendimizi, O’nun biricik aile fertlerini, yıldızlar kadar yükseklerde pervaz eden ashabını hayırla yad ederek indiriyor ve bunları Senden diliyoruz Rabbimiz!

3 Mayıs 2013 Cuma

Bir Demet Dua-30

Âlemlerin Rabbi Allah’a nihayetsiz hamd ü sena, Kainatın İftihar Tablosu Hazreti Ahmed ü Mahmud u Muhammed Mustafa’ya, aile halkına ve “hangisinin atmosfer ve kudsi cazibesine girseniz bana ulaşırsınız” işaretinde bulunduğu güzide arkadaşlarına salât ü selam ediyor, gözlerimiz zuhur edecek teveccüh tayfları ufkunda, dudaklarımızı Zat’ını ta’zimle süsleyip sinelerimizin âhlarını mırıldanarak bir kere daha ellerimizi açıyoruz:

Ey her şeyin perçemini elinde tutan ve bütün kapıların anahtarları sadece Kendi nezdinde bulunan Yüceler Yücesi Rab! Senden, bizi masivanın bütün kayıtlarından azat etmeni ve en hayırlı kapıları biz muhtaç kullarına açmanı diliyoruz. Bu pürkusur bendelerini sadece Sana, hem de en mükemmel bir şekilde kullukta bulunmakla serfiraz kıl.. Rahmet ve inayet tecellilerinle ihtiyaçlarımızı gidererek Sen’den başka her şeyden ümidimizi kes (kes ki, aradıklarımızı sadece Senin kapında arayalım).. içimizde şeytanın ve her zaman kötülüğü emredip duran nefislerimizin taleplerine karşı bir ürperti uyar.. bizi hükmünden ve icraat-ı sübhaniyenden hoşnut, sağanak sağanak yağdırdığın lütuflarının şükrüyle gerilmiş, Zat’ını ve isimlerini yadetmekten engin bir haz duyan ve Sana kavuşmaya karşı her zaman iştiyakla dopdolu olan kullarından eyle!

Rabbimiz! Engin rahmetine iltica ediyor ve bizi başka değil, sadece, ulu dergahının önünde yana yakıla içini döken, yüzünü yalnızca Sana dönen, Senin emir buyurduğun yolda yürüyen ve bütün bunlarla sadece ve sadece Senin hoşnutluğunu murad eden kulların haline getirmeni istirham ediyoruz!

Peygamber Efendimiz’e, aile efradına ve seçkin arkadaşlarına salât u selam ederek bunları Senden dileniyoruz, Rabbimiz...

1 Mayıs 2013 Çarşamba

Bir Demet Dua-29

Günahlarla kirlenmiş kimseleri hemen cezalandırmayan, haddini bilmezlerin ayıplarını görmezlikten gelerek onlara manevî kirlerinden arınma fırsatları veren Merhametliler Merhametlisi Rabbimiz’e sonsuz hamd ü sena, yaratılışın gayesi, varlığın özü, peygamberlik hakîkatının zübdesi, kemâliyle Ferîd-i Kevn ü Zaman ve bihakkın Fahr-i Kainat, Cenab-ı Hakkın rahmaniyet ve rahîmiyetine en mücellâ, en parlak ayna Peygamber Efendimiz’e, O’nun seçkin ve kıymetler üstü aile efradına, yine O’nunla asırların en hayırlısını paylaşan arkadaşlarına salât ü selam ediyor ve bir kere daha kemerbeste-i ubudiyet içerisinde ellerimizi göklere, gökler ötesine kaldırıyoruz:
Allahım! Biz, Senin müslüman kulların, mahzun ve kederli olarak huzuruna geldik. Sen’den sıkıntılarımızı gidermeni, gam ve hüznümüzü de izale buyurmanı dileniyoruz.. dileniyoruz zira Sen kapına koşanları hiç bir zaman eli boş geri çevirmezsin.
Ya Rab! O sahip bulunduğun en güzel isimlerin ve en ulvî sıfatların hakkı için günahlarımızı mağfiret buyurmanı, kusur ve ayıplarımızı örtmeni, bizi sevip razı olduğun amelleri işlemeye muvaffak kılmanı, Sana gönül bağlamış bütün müslüman kullarını haddini aşıp saldırganca davranan, düşmanlık duygularıyla oturup kalkan ve her zaman komplo peşinde koşan insanlık mahrumlarına karşı nusretinle teyid buyurmanı istirham ediyoruz.
Gelip başımıza çöreklenen her türlü üzüntü, tasa, keder, sıkışıklık hallerinden kurtulmamız için bize nezdinden bir fereç ve mahreç, bir çıkış yolu gönder.. varıp Sana ulaşan dosdoğru yolu göster ve bize takva elbisesini giydir. Çünkü düşenlerin günahlarını bağışlama şanına yaraşan yegane zat Sen’sin.
Efendiler Efendisi'ne, Onun nezih aile fertlerine, yıldızlar kadar parlak ve seçkin arkadaşlarına salât ü selam ederek bunları Senden dileniyoruz, Rabbimiz!

Bir Demet Dua-28

30 Nisan 2013 Salı

Ortak Dua-12

Sevgili Dostlar,

Başta güzel ülkemizin güzel insanları olmak üzere

bütün ümmet-i Muhammed’in (aleyhissalatü vesselam)

her türlü musibetten kurtulup selamete çıkması

ve maddî manevî sıkıntılardan sıyrılıp inşiraha kavuşması niyetiyle, ayrıca insanlığın en yüce hakikatlere uyanması recasıyla son günlerde aşağıdaki duayı okuyoruz.

11 gün boyunca her gün 19 defa okuyacağımız

bu duamıza bütün gönül dostlarımızın da iştiraklerini bekliyoruz.

Hürmetlerimizle…

(Herkül.org)


29 Nisan 2013 Pazartesi

Bir Demet Dua-27

Kendisinden başka hiç bir ilah olmayan, hem âlem-i gayb hem de âlem-i şehadeti bilen, mülkün gerçek sahibi, bütün eksikliklerden münezzeh, halis kullarını selamete erdirip emniyete kavuşturan, gözetip koruyan, esirgeyen, bağışlayan Rabbimize hamd ü sena, O’nun sevgili habibi, varlık ağacının hem çekirdeği hem meyvesi, Kainatın Medar-ı İftiharı Hazreti Muhammed’e, onun değerler üstü ailesine ve eşi-menendi olmayan arkadaşlarına salât ü selam ediyor, bir kere daha avuçlarımızın içine gönlümüzü koyuyor ve yakarışa geçiyoruz:
Bizi sıyanet buyur ey biricik Koruyanımız.. dinimize ve dünyaya müteallik bütün işlerimizde insî ve cinnî şeytanların, durmadan kötülüğü emredip duran nefs-i emmarenin vereceği zararlardan, inanan kullarına karşı kalpleri kin ve nefret duygularıyla dopdolu düşmanların saldırgan davranışlarından bizi muhafaza et, ey her zaman inayetiyle bizimle beraber olan Rabbimiz.. onların tuzaklarından, komplolarından bizi ve gönlünü Senin dinine vermiş bütün inananları himaye eyle.. hile ve hud’alarını başlarına çevir ve onları mağlup bir vaziyette gerisin geriye döndür.. bilerek yahut bilmeyerek işlediğimiz hata ve günahlardan dolayı bu hak-hukuk tanımaz insafsızları başımıza musallat eyleme.. hedeflerini gerçekleştirmelerine müsaade etme ve bize, ihsan çeşmenin tatlı bir suyu olan, “Gel ve endişe etme, çünkü sen güven içinde olanlardansın” hakikatini tattır.
Efendimiz Hazreti Muhammed’e, aile efradına ve bütün ashab-ı güzînine salât u selam ederek bunları Senden dileniyoruz; dualarımızı kabul buyur Rabbimiz!..

27 Nisan 2013 Cumartesi

CENAB-I HAKK’IN O’NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT’A SALÂT VE SELAM

Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Kim Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse, pek büyük bir saadet ve muvaffakiyete nail olur.] buyurduğu Hazreti Ahmed ü Mahmud u Muhammed Mustafa! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Kim Allah’a ve Rasûlüne isyan ederse besbelli bir dalalete düşmüş olur.] buyurduğu Sonsuz Nur! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Allah’a ve Rasûlüne itaat edin ki merhamete nail olasınız.] buyurduğu Kâinatın İftihar Tablosu! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [O şanı yüce Rasûle itaat edin ki merhamete mazhar kılınasınız.] buyurduğu gayb ve Gaybü’l-Gayb’ın son habercisi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [De ki: “Allah’a ve Rasûlullaha itaat ediniz. Şayet yüz çevirirlerse, bilsinler ki Allah kâfirleri sevmez.”] buyurduğu Hakk’a davetin en gür sesi olan Sâdık u Masdûk! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [O halde Allah’a, Rasûlüne ve ona indirdiğimiz nûra, Kur’ân’a iman edin. Allah yaptığınız her şeyden haberdardır.] buyurduğu Ferîd-i Kevn ü Zaman ve Şeref-i Nev’-i İnsan! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Kim Rasûlullah’a itaat ederse Allah’a itaat etmiş olur. Kim itaattan yüz çevirirse aldırma, zaten seni üzerlerine (onları kontrol edip yanlışlarını düzeltecek ve dolayısıyla onların yaptıklarından sorumlu) bir muhafız olarak göndermedik ki] buyurduğu ay yüzlü, apaçık sözlü, en doğru sözlü! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Allah’a itaat edin, Rasûlüne itaat edin. Eğer yüz çevirirseniz bilin ki Elçimizin görevi sadece açık bir tebliğden ibarettir.] buyurduğu kupkuru çölleri cennetlere çeviren Medine’nin Gülü! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Ey iman edenler! Allah’a ve Rasûlüne itaat edin, Kur’ân’ı ve Rasûlullahın öğütlerini işitip dururken ondan yüz çevirmeyin.] buyurduğu Hoca-yı Kâinat! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [O, Rasûlünü, diğer bütün dinlere üstün kılmak için, hidâyet ve hak dini ile göndermiştir. İsterse müşrikler bundan hoşlanmasınlar.] buyurduğu, Ulu Yaratıcı adına bütün ins ü cinnin Efendisi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Size ne oluyor ki, Rasûlullah sizi Rabbinize iman etmeye çağırdığı halde, Allah’a inanmıyorsunuz. Oysa Allah sizden bu hususta kesin söz almıştı, eğer imana gelecekseniz bu yeter.] buyurduğu Muhbir-i Sâdık! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Ey şanı yüce Paygamber! Kâfirlerle ve münafıklarla (yerine, zamanına ve şartlara göre nasıl gerekiyorsa öyle) cihad et ve karşılarında güçlü, kuvvetli ve metin ol. Onların varacağı yer cehennemdir. Gidilecek yer olarak ne fena yerdir orası!] buyurduğu nübüvvet tahtının Sultanı! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Sizin dostunuz ancak Allah’tır, O’nun Rasûlüdür ve Allah’a tam boyun eğerek namazlarını hakkıyla ifa eden, zekâtlarını veren müminlerdir.] buyurduğu, eşyaya mana kazandıran İnsan! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Bütün dinlere üstün kılmak için Rasûlünü hidâyet ve hak dinle gönderen O’dur. Buna şahit olarak Allah yeter.] buyurduğu İnsan-ı Kâmil! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Ey iman edenler! Allah’a ve Rasûlüne itaat edin de emeklerinizi boşa çıkarmayın.] buyurduğu risalet âleminin en belîğ Tercümanı! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Allah’a itaat edin, Rasûlullaha itaat edin ve onlara karşı gelmekten sakının! Eğer sırtınızı dönerseniz bilin ki peygamberimizin görevi sadece tebliğden ibarettir.] buyurduğu, insanlığın Efendisi, gönüllerin Efendisi, zaman ve mekânın Efendisi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Müminler saldıran o birleşik kuvvetleri karşılarında görünce: “İşte bu,” derler, “Allah ve Rasûlünün bize vâd ettiği zafer! Allah da, elçisi de elbette doğru söylemişlerdir.” Müminlerin, düşman birliklerini görmeleri onların sadece, iman ve teslimiyetlerini artırdı.] buyurduğu Efendiler Efendisi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Allah ve Rasûlünü çirkin iddia ve davranışlarıyla incitenlere Allah dünyada da, âhirette de lânet etmiş ve onları zelil eden bir azap hazırlamıştır.] buyurduğu Efendimiz!
Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Allah’a ve Rasûlüne iman edesiniz, ona destek olup saygı gösteresiniz ve Allah’ı sabah akşam tesbih ve tenzih edesiniz.] buyurduğu Server-i Enbiya! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Müminler ancak o kimselerdir ki Allah’ı ve Rasûlünü tasdik eder ve sonra da hiçbir şüpheye düşmezler, Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla mücahede ederler. İşte imanına bağlı gerçek müminler bunlardır.] buyurduğu Rasûl-i Mücteba! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Peygamber size ne verirse onu alınız, o sizi neden men ederse onu terk ediniz. Allah’a karşı gelmekten sakınınız. Muhakkak ki Allah’ın cezası pek çetindir.] buyurduğu muvazzaf Müşerri’ ve hakikatler hakikatinin kavl-i şârihi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Kim Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse işte onlar, Allah’ın nimetlerine mazhar ettiği nebîler, sıddîkler, şehidler, salih kişilerle beraber olacaklardır. Bunlar ne güzel arkadaşlar!] buyurduğu Nebiy-yi Mükerrem! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Ey iman edenler! Allah’a, Rasûlüne, gerek Rasûlüne indirdiği, gerek daha önce indirdiği kitaplara imanınızda sebat edin. Kim Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, rasûllerini ve âhiret gününü inkâr ederse hakikatten iyice uzaklaşmış, sapıklığın en koyusuna dalmış olur.] buyurduğu Nebiy-yi Muhterem! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Ey şanlı Peygamber! Biz seni insanlar hakkında şahit, müjdeci, uyarıcı olarak gönderdik.] buyurduğu Mürşid-i A’zam, Muallim-i Ekber ve Eşsiz Rehber! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Ey insanlar! Rasûlullah Rabbinizden size hakkı getirdi, kendi iyiliğiniz için ona iman edin. Eğer inkâr ederseniz bilin ki göklerde ve yerde ne varsa Allah’ındır. Allah Alîm’dir, Hakîm’dir (her şeyi bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir).] buyurduğu İslam Peygamberi, şanı yüce Nebî! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [De ki: “Allah’a itaat edin, Peygambere itaat edin. Eğer sırtınızı dönerseniz bilin ki Peygamber kendi görevinden, siz de kendi yükümlülüğünüzden sorumlu olursunuz. Ama ona itaat ederseniz, doğru yolu bulmuş olursunuz. Yoksa Peygamberin görevi, açıkça tebliğ etmekten başka bir şey değildir.”] buyurduğu Beyan Sultanı! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Allah’a ve Rasûlüne itaat edin, sakın birbirinizle ihtilaf etmeyin; sonra korkuya kapılıp zaafa düşersiniz, rüzgârınız (kuvvetiniz) gider. Bir de tam mânasıyla sabredin. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.] buyurduğu en büyük lider ve en büyük önder! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Evet böyle! Çünkü onlar Allah’a ve Rasûlüne karşı çıktılar. Kim Allah’ın ve Rasûlünün karşısına çıkarsa bilmeli ki Allah’ın cezası çetindir.] buyurduğu Liderler Lideri, kudsîler ordusunun Başbuğu! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Sizin yanınıza gelir, gönlünüzü hoş etmek için Allah’a yeminler ederler, hâlbuki eğer bunlar mümin iseler, her şeyden önce Allah’ın ve Rasûlünün rızasını düşünmeleri gerekirdi.] buyurduğu Ufuk İnsan ve Kutup Peygamber! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Öyleyse ey müminler, siz namazı hakkıyla ifa etmeye devam edin, zekâtı verin ve Peygambere itaat edin ki merhamete mazhar olasınız.] buyurduğu peygamberlik semasının Güneşi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Hakikaten, Allah’ın Rasûlünde sizler için, Allah’a ve âhiret gününe kavuşmayı bekleyenler ve Allah’ı çok zikredenler için en mükemmel bir örnek vardır.] buyurduğu, meleklerin dahi yüzüne bakmaya kıyamadığı Güneşler Güneşi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [İman edip güzel ve makbul işler yapanlar ve Rabbileri tarafından gerçeğin ta kendisi olarak Muhammed’e indirilen vahye iman edenlerin ise günahlarını örtüp, hallerini düzeltir.] buyurduğu Fazilet Güneşi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Kim Allah’ı, Rasûlünü ve iman edenleri dost edinirse bilsin ki, bunların teşkil ettiği Allah tarafı, mutlaka galip gelecektir.] buyurduğu Seyyidü’l-âlemîn ve Fahru’l-müslimîn! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Kendilerine o yara dokunduktan sonra Allah’ın ve Rasûlünün çağrısına uyup gönül verenlere, hele onlar gibi ihsan ve takvâ sahiplerine pek büyük mükâfatlar vardır.] buyurduğu, Hakk’a gönül verenlerin vefalı ve candan Dostu! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [İşte bunlar Allah’ın sınırlarıdır. Kim Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse Allah onu, içinden ırmaklar akan cennetlere ebedî kalmak üzere yerleştirir. İşte en büyük muvaffakiyet de budur.] buyurduğu, Cenab-ı Hakk’ın ona itaati Kendine itaat kabul ettiği Kıblenümâ! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Muhakkak ki Allah ve melekleri Peygambere hep salat ederler. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin ve tam bir içtenlikle selam verin.] buyurduğu, gökler velîmesine çağrılan Hakk’ın özel davetlisi!

Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Heyhat! İzzet, Allah’ın, Rasûlünün ve müminlerindir. Ne var ki münafıklar bunu bilmezler.] buyurduğu Hazreti Ruh-u Seyyidi’l-Enâm! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Kim Allah’a ve Rasûlüne itaat ederse, Allah onu, içinden ırmaklar akan cennetlere yerleştirir. Kim de itaatten yüz çevirirse onu gayet acı şekilde cezalandırır.] buyurduğu İki Cihan Serveri! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Sonra Allah, Rasûlünün ve müminlerin üzerlerine sekinetini, güven veren rahmetini indirmiş, sizin göremediğiniz ordular göndermişti de Kendisini tanımayan o kâfirleri azaba uğratmıştı. İşte kâfirlerin cezası budur.] buyurduğu Kâinatın Efendisi!

Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Eğer birtakım hilelerle seni aldatmak isterlerse, hiç endişe etme! Allah sana yeter. O’dur ki seni yardımıyla ve bir de müminlerle destekledi.] buyurduğu Habîb-i Kerîm! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Ey önceki Rasûllere iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve Allah’ın bu Rasûlüne de iman edin ki rahmet hazinesinden size iki hisse versin ve size, sayesinde karanlığı dağıtıp yürümenizi sağlayan bir nûr versin ve sizi affetsin. Çünkü Allah Gafûr ve Rahîm’dir (affı, merhamet ve ihsanı boldur).] buyurduğu Rahmeten li’l-âlemîn!

Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Her kim de, hidâyet yolu kendisine iyice belli olduktan sonra, Rasûlullaha muhalefet eder ve müminlerin yolundan başka bir yola tâbi olursa, Biz onu döndüğü yolda bırakırız. Fakat âhirette kendisini cehenneme koyarız. Orası ne fena bir varış yeridir!] buyurduğu İnsanlığın İftihar Tablosu! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Ey Peygamber! Rabbinden sana indirilen buyrukları tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan risalet vazifesini yapmamış olursun. Allah seni, zarar vermek isteyenlerin şerlerinden koruyacaktır. Allah kâfirleri hidâyet etmez, emellerine kavuşturmaz.] buyurduğu âlemşümul din ve dâvanın şerefli Mübelliği! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, [Fakat Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraberindeki müminler hem mallarıyla, hem de canlarıyla cihad ettiler. Hayırların her türlüsü onlarındır. Felaha erenler de onlardır!] buyurduğu, kapkaranlık bir dönemi bir hamlede ışığa boğan aydınlıklar Sultanı!

Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, “Sen olmasaydın, Sen olmasaydın, âlemleri yaratmazdım” buyurduğu, yaratılışın gayesi, varlık ağacının çekirdeği ve meyvesi, hilkat ağacının özü, ruhu ve usaresi! Salât ve selam Senin üzerine olsun ey, Yüce Allah’ın, hakkında, kulu ve elçisi Hazreti İsa (aleyhisselam)’a, “Ey İsa! Hazreti Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)’e iman et. Ümmetinden O’na yetişeceklere de iman etmelerini söyle. Zira Hazreti Muhammed (aleyhi efdalüssalevât ve ekmelütteslîmât) olmasaydı, Ben Âdem’i (aleyhisselam) yaratmazdım. Yine, Hazreti Muhammed (aleyhi elfü elfi salâtin ve selam) olmasaydı ne Cennet’i ve ne de Cehennem’i yaratmazdım. Arşı suyun üzerinde yarattığımda sallanmaya durdu da Ben üzerine, ‘Lâ İlahe İllallah Muhammedün Rasûlüllah/Allah’tan başka bir ilah yoktur ve Hazreti Muhammed O’nun kulu ve elçisidir’, yazdığımda karar kıldı” buyurduğu varlığın özü ve nüvesi, yaratılış ağacının meyvesi ve tevhîd hakikatinin en gür sesi!